BOZCAADA (TENEDOS) MÜFTÜSÜ MEHMET EFENDİ’ NİN KURŞUNA DİZİLMESİ

0486_0041-89_Page_15.jpg-2
BOZCAADA (TENEDOS) MÜFTÜSÜ MEHMET EFENDİ

Çanakkale savaşları sırasında kuzey Ege’de bulunan Midilli, Limni, İmroz ve Tenedos adaları İngilizler tarafından askeri üs olarak kullanıldılar. Bunların bugün ikisi İmroz (Gökçe Ada) ve Tenedos (Bozca Ada) bizim elimizdedir.

Bozca Ada müftüsü Mehmet Efendi Bizim Teşkilat-ı Mahsusa’nın (Şimdiki Milli İstihbarat Teşkilatı) o çevredeki adamıdır. Çevre adalarda yaşayan Türkler ve Rum balıkçılar İngilizlerle ilgili bütün bilgileri bir şekilde ona iletiyor, o da ışıkla karşıda, Anadolu yakasında bekleyenlere bildiriyor, onlar da hiç bekletmeden telsizle İstanbul’a aktarıyorlardı. Deniliyor ki İngiliz gemileri daha limandan ayrılmadan Liman Paşanın her şeyden haberi oluyordu.
İngilizler bilgilerin Türk casusları tarafından elde edildiğinin farkında olduklarından hiç durmadan casusları yakalamağa çalışıyorlardı. İngilizlerin Ağustos muharebelerindeki başarısızlıklarının bir nedeni de planlarının Türk casuslarınca elde edileceği kuşkusuyla harekâtın son ana kadar yüksek rütbeli subaylardan bile saklanmış olmasıdır.

Fakat bir gece Müftü ışıkla haberleşirken oğluyla beraber yakalanır. Hemen mahkeme edilirler. O zamanki harp kurallarına göre ikisi de casusluktan idama mahkum edilirler.
İdam günü, ayaklarda zincirli bukağı, eller arkadan zincirlerle kelepçeli infaz yerine götürülürler. Müftü “tekbir” getirerek hiçbir şeyi umursamadan yürür gider. Fakat oğlu çok gençtir, hayatının baharındadır. Belki ne yaptığının bile farkında değildir. Giderken korku içinde ağlamaya başlar. Çocuk korkmuştur.

Duvarın dibine diktiklerinde müftü tekbir getirmeye devam etmekte, oğlu ise titreyerek göz yaşı dökmektedir.

Hüküm okunur. Türkçe’ye çevrilir. Son arzuları sorulur. Müftü cevap bile vermez. Oğlu başını kaldırır: “ Babamın elini tutmak istiyorum..”der. Kelepçeler çözülemeyeceği için izin vermezler. Bunun üzerine Müftü oğluna döner. “Bak oğlum gözlerime.. Gözlerime bak..!”der. Oğlu başını kaldırır babasının gözlerine bakar. Birden silkinir, sanki bir şey görmüşçesine gülümsemeye başlar, sevinir..

Kurşuna dizilmek için gözleri bağlandığı zaman halâ gülümsediğini söylerler.

Acaba çocuk, babasının gözlerinde kendisini bu kadar sevindirecek ne gördü, ne dersiniz…?

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Çanakkale Şehitlik Turu - Çanakkale Gezisi - Çanakkale Turları - Çanakkale Şehitlik Turları